SÖZ VERMİŞTİM
SÖZ VERMİŞTİM
Ben sen ve o; biz ki Kabil’in çekememezliğine, kıskançlığına, karşısındakini adam yerine koymamaya karşı, süfli istek ve arzularına karşı, bizi öldürmeye kalksa da sadece Allah razı olsun diye Allah yolunda Habil olacağımıza söz vermiştik.
Biz ki tüm uyarı ve ikazlara aldırmayan güzeli çirkine tercih eden, ulviliği süflilikle değiştirmeye kalkışan toplumuna 950 yıl mücadele ederek bıkmadan usanmadan Yarabbi!
Mağlup oldum sen yardım et
diyen Ve Cudi’ye inanan kardeşlerle beraber Nuh (as) olacağımıza söz vermiştik.
Ve biz, saltanatı elinden gitmesin diye erkek çocuklarını diri diri öldürüp yok eden firavunun sarayında bir Musa olup inanan kardeşlerle beraber denizleri aşacağımıza söz vermiştik. Biz, ben öldürür ve diriltirim diyen Nemrut’a karşı bizim Rabbimiz güneşi doğudan doğduruyor sen de batıdan doğdursana diyen (sonu ateş de olsa) İbrahim olacağımıza söz vermiştik. Biz, Allah’ın emri böyledir oğlum dediğinde:
-Babacığım Allahın emrini yerine getir diyen İsmail olacağımıza söz vermiştik. Biz, dört tarafı dağlarla çevrili vadide bizi ona mı emanet ediyorsun? Diye haykıran Hacer olup, zemzem arayacağımıza söz vermiştik. Biz, safa tepesinde şu dağın arkasında bir ordu var ve gelip sizi yerle bir edecek desem dediğinde, mutlak doğru söylersin ve akabinde taşladıklarında Allaha sığınan Muhammed (sav) in ümmeti olacağımıza söz vermiştik. İslam’ın sedasını daha iyi seslendirebilmek için Taif’e gittiğinde ayak takımını üstüne sürerek mübarek ayaklarını kanlar içerisinde bırakılan Habibullah’ın yoldaşı olacağımıza söz vermiştik. Onun göstermiş olduğu merhameti taşımayı ve insanlığa öğretmeye söz veren ashabı olacağımıza söz vermiştik.
Hani biz; Muhammed (sav) ‘in yanında Ebubekir olup, o söylüyorsa doğrudur ötesi yok diyen arkadaşları olacağımıza söz vermiştik. Ve biz ki Habibullah (sav) in yanında durup ezanımızla ilahi kelimetullahı seslendiren Bilaller olacaktık ve biz, senin yerinde Muhammed olmasını ister misiniz? Sorusuna; değil yerimizde olmasına, ayağına bir diken batmasına dahi gönlümüz razı olmaz diyenlerden olacaktık. Ve biz onun yerinde yatağında Ali, mağarada Ebubekir olacaktık. Biz, anam babam sana feda olsun ya Resulullah diye çığlık atanlardan olacaktık. Biz Bedir’e katılamadık şayet Allah bir daha onlarla karşılaştırırsa Rabbimiz onlara ne yapacağımı gösterecektir diyen Enes b. Nadr’lar olacaktık. Hani biz birer Ömer olup ırmağın kenarında bir koyun kaybolsa gelip hesabını Ömer’den sorarlar diye haykıranlar olacaktık. Hani biz Kerbela’da Hz. Hüseyin olup zalimlere boyun eğmeyen olacaktık. Zeynep’ in feryadı, Hüseyin in kılıcı, Muhammed(sav) ‘in müjdesi olacağımıza söz vermiştik. Ve:
Askerlerine ‘Ben sizinle savaşır ve ölürüm’
“Emin olun ki siz düştüğünüzde ya ben de sizin yanınızda yatıyor olacağım, ya da intikamınızı alıyor olacağım. “ Diyen Tarık bin ziyad olacağımıza söz vermiştik. Ve bugün kardeşler tanımak istiyorum/uz, anam babam sana feda olsun diyen kardeşler… Mücadelesi ile Nuhlar, Musalar, Yunuslar, Eyyublar, Süleymanlar, Hudlar, Yakuplar, Yusuflar, İbrahimler, İsmailler, Muhammed sav ashabı Ebubekir, Ömer, Osman, Ali, Hamza, Bilal, Musablar ve daha nice kardeşler arıyorum/uz…
Kardeşler arıyorum/uz düzenleyici ve düzeltici. Çapak gördüğü göze yumruk olmayan. Kimseye çaktırmadan bir anne şefkati ile o çapağı kendi gözünden alan kardeşler…
Kardeşler arıyorum/uz…
Bu işi kim yapacak denildiğinde başkalarına bırakmadan ben varım diyebilecek, yükün altına sadece elini uzatan değil, tüm varlığıyla işe koyulacak kardeşler…
Kimsecikler olmasa da biz varız diyen kardeşler…
Dur durak bilmeyen, hayra dair ne varsa kardeşlerim için olmalı ve rahmet yağmuru olmalıyım(ız) diyen kardeşler…
Kardeşler arıyorum/uz…
Dost bilen, düşman bilen. Kardeşlikleri sadece dosta değil, düşmanına da rahmet olan kardeşler…
Kardeşler arıyorum/uz…
Tüm içtenlikleri ile kardeşlerini kendilerine tercih eden, hiç istemeyen, istekleri de sadece Allah’a olanlar. Kendilerine değil başkaları için isteyenler. Benden öncekileri rahmetinle yargıla ve günahlarımı bağışla diyen, benden öte bize ver. Benden önce kardeşlerime ver diyen kardeşler…
Kardeşler arıyorum /uz…
Hayatın kendisi ile hayat bulduğu. Kötülüklerin kendisi ile zeval olduğu…
Aldığım/ız nefeste hatırlayan ve hatırlanan… üzüldüğümüz zaman karşımda olup omuz olan kardeşler…
Sevindiğimizde havalara uçarcasına sevinip boynumuza sarılan kardeşler…
Ve kardeşlik sizde nedir diye sorulduğunda…
Nefesimiz kesildiğinde, al benim ki SENİNDİR diyen kardeşler arıyorum/uz…
Çünkü kardeş demek hayat demektir. Hayat demek kardeş demektir…
0 Yorumlar